Türkiye Cumhuriyeti ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması
Detaylı bilgi için +90 542 381 3868 'i arayın.
BAE mukimi olan bir kişinin, BAE'de ifa ettiği hizmetler karşılığında Türkiye'den elde ettiği ücretler, Türkiye'de vergiye tabi tutulmaz. Ancak, bu kişinin BAE mukimi olduğunu kanıtlayan bir mukimlik belgesini, Türkiye'deki vergi sorumlularına ibraz etmesi gerekmektedir. Mukimlik belgesinin aslı ile noter veya Türk konsolosluklarınca tasdikli Türkçe tercümesinin bir örneği, vergi tevkifatı yapılacak vergi sorumlularına sunulmalıdır. Belge ibraz edilmediği takdirde, iç mevzuat hükümleri uygulanır.
Türkiye Cumhuriyeti İle Birleşik Arap Emirlikleri Arasında Çifte Vergilendirmenin Önlenmesine Dair Anlaşma: Temel Çerçeve
Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında yürürlüğe giren ve gelir ile servet üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmenin önlenmesini amaçlayan ikili vergi anlaşmasının temel hükümleri ve etkilerine birlikte bakalım. Söz konusu anlaşma, her iki ülkenin vergi sistemleri arasında karşılıklı uyumu sağlamak ve mükelleflerin aynı gelir üzerinden iki kez vergi ödemesini önlemek amacıyla yapılmıştır. Çifte vergilendirme, uluslararası faaliyetlerde bulunan gerçek ve tüzel kişiler açısından maliyetleri artıran önemli bir engel teşkil etmektedir. Bu anlaşma ise bu tür engelleri ortadan kaldırarak, ekonomik ilişkilerin daha sağlıklı bir zeminde ilerlemesine katkı sunmayı hedeflemektedir.
Bu çerçevede, World Company Setup olarak, Türkiye ve BAE vergi mevzuatları doğrultusunda bu anlaşmanın işleyişini, sunduğu vergisel avantajları ve uygulama alanlarını kapsamlı bir şekilde değerlendiriyoruz. Anlaşma hükümleri doğru anlaşıldığında, yatırımcılar ve ticari işletmeler için uluslararası faaliyetlerin planlanması ve yürütülmesi çok daha etkin ve maliyet avantajı sağlayacak şekilde gerçekleştirilebilir.
Türkiye ile BAE arasında imzalanan bu anlaşma, sadece çifte vergilendirmeyi önlemekle kalmayıp, aynı zamanda iki ülke arasında doğrudan yatırımların ve ticari ilişkilerin gelişmesini destekleyen hukuki ve mali bir zemin de sunmaktadır. Anlaşma, yatırımcılar için öngörülebilirlik ve vergisel şeffaflık sağlaması açısından da önemli bir rol üstlenmektedir.
Anlaşma, her iki devletin mukimi olan gerçek ve tüzel kişilerin yalnızca bir ülkede vergilendirilmesini sağlayacak hükümler içermektedir. Gelirin kaynağına ve mukimlik durumuna göre hangi devletin vergilendirme yetkisine sahip olacağı açıkça belirlenmiştir. Bu sayede hem mükelleflerin çifte vergilendirmeye maruz kalması önlenmekte hem de vergilendirmeye dair doğabilecek ihtilafların azaltılması hedeflenmektedir. Aynı zamanda, diplomatik temsilcilikler ve konsolosluk görevlileri gibi özel statüye sahip kişiler için de ayrı hükümlerle koruma sağlanmıştır.
Anlaşmanın yürürlüğe girebilmesi için, her iki devletin kendi iç hukuk süreçlerini tamamlaması ve gerekli resmi onayları vermesi gerekmektedir. Yürürlüğe giriş tarihini takiben, anlaşma hükümleri, sonraki vergilendirme dönemlerinden itibaren uygulanmaya başlanacaktır. Ayrıca anlaşma, taraflardan birinin fesih talebinde bulunmasına kadar yürürlükte kalacak; fesih halinde ise önceden belirlenen bildirim süresine uyulması gerekecektir.
Türkiye Cumhuriyeti ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında imzalanan bu anlaşma, her iki ülkenin vergi sistemleri arasında uyumu sağlamak ve aynı gelir unsurunun her iki ülkede birden vergilendirilmesini önlemek amacıyla hazırlanmıştır. Anlaşmanın temel amacı, çifte vergilendirme riskini ortadan kaldırarak mükellefler arasında daha adil ve öngörülebilir bir vergilendirme ortamı oluşturmak, böylece ikili ekonomik ilişkilerin ve yatırımların gelişmesini desteklemektir.
Türkiye Cumhuriyeti ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında imzalanan "Gelir ve Servet Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması", iki ülke arasındaki vergi ilişkilerini düzenlemeyi ve çifte vergilendirmeyi önlemeyi amaçlamaktadır. Bu anlaşma, 29 Ocak 1993 tarihinde imzalanmış olup, 27 Aralık 1994 tarihli ve 22154 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanmış ve 26 Aralık 1994 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Uygulama tarihi ise 1 Ocak 1995'tir.
Madde 1 – Kişilere İlişkin Kapsam
Bu anlaşma, Akit Devletlerden birinin veya her ikisinin mukimi olan kişilere uygulanacaktır.
Madde 2 – Kavranan Vergiler
Anlaşma, her iki Akit Devlette veya politik alt bölümlerinde ya da mahalli idarelerinde gelir ve servet üzerinden alınan vergilere uygulanacaktır. Özellikle Türkiye'de gelir vergisi, kurumlar vergisi ve çeşitli fonlar; BAE'de ise gelir ve kurumlar vergisi kapsam dahilindedir.
Madde 3 – Genel Tanımlar
Bu maddede, "Türkiye" ve "Birleşik Arap Emirlikleri" terimlerinin coğrafi sınırları, "Akit Devlet" ve "diğer Akit Devlet" terimlerinin anlamları, "vergi", "kişi", "şirket", "kanuni merkez", "vatandaş", "işyeri" ve "uluslararası trafik" gibi terimlerin tanımları yapılmıştır.
Madde 4 – Mukim
Bir gerçek kişi her iki Akit Devlette de mukim olduğunda, bu kişinin statüsü belirlenirken daimi olarak kalabileceği meskenin bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir. Eğer her iki Devlette de daimi olarak kalabileceği meskeni varsa, kişisel ve ekonomik ilişkilerinin daha yakın olduğu Devletin mukimi kabul edilecektir.
Madde 5 – İşyeri
Bir teşebbüsün işinin tamamen veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer, "işyeri" olarak kabul edilir. Bu madde, işyerinin kapsamını ve hangi durumların işyeri oluşturmayacağını detaylandırmaktadır.
Madde 6 – Gayrimenkul Varlıklardan Elde Edilen Gelir
Bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette bulunan gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir. "Gayrimenkul varlık" terimi, bahse konu varlığın bulunduğu Akit Devletin mevzuatına göre tanımlanacaktır.
Madde 7 – Ticari Kazançlar
Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa, kazançlar diğer Devlette, sadece işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere vergilendirilebilir.
Madde 8 – Uluslararası Trafik
Bir Akit Devletin mukimi olan bir teşebbüs tarafından işletilen gemi, uçak veya kara nakil vasıtasıyla yapılan taşımacılık faaliyetlerinden elde edilen gelir, yalnızca bu teşebbüsün kanuni merkezinin bulunduğu Devlette vergilendirilebilir.Vergi Dosyası
Madde 9 – Bağımlı Teşebbüsler
Bir Akit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı olarak diğer Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında, veya aynı kişiler doğrudan veya dolaylı olarak her iki teşebbüsün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında ve bu durum ticari ve mali ilişkilerde farklı koşullar yaratıyorsa, olması gereken kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenip vergilendirilebilir.Vergi Dosyası
Madde 10 – Temettüler
Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir. Ancak, temettü elde eden kişi temettünün gerçek lehdarı ise, bu şekilde alınacak vergi belirli oranları aşmayacaktır.Vergi Dosyası
Madde 23 – Çifte Vergilendirmeyi Önleme Yöntemleri
Türkiye mukimleri için çifte vergilendirme, Türkiye'de ödenen verginin, Birleşik Arap Emirlikleri'nde elde edilen gelir veya servet üzerinden ödenen vergiye eşit bir miktarının mahsup edilmesi suretiyle önlenecektir. Birleşik Arap Emirlikleri yönünden ise, çifte vergilendirme, genel prensiplere göre önlenecektir.Vergi Dosyası
Madde 25 – Bilgi Değişimi
Akit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşma hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri değişime tabi tutacaklardır. Alınan bilgiler, gizli tutulacak ve yalnızca belirtilen amaçlar doğrultusunda kullanılacaktır.Vergi Dosyası
Madde 26 – Karşılıklı Anlaşma Usulü
Bir Akit Devlet mukimi, Anlaşma hükümlerine uygun düşmeyen sonuçlar doğurduğuna kanaat getirirse, durumu mukimi olduğu Akit Devletin yetkili makamına arz edebilir. Yetkili makamlar, karşılıklı anlaşmaya gayret göstereceklerdir.Vergi Dosyası